- değerli babam,
Hafız Zihni ef. Ahmedi’ye -
En önemli tarafın
Hayatını
İbadet ve takvayla doldurmandı.
Ailen dokuz yıl sonra kavuştu sana
Hasretle beklenendin
Bir başka olmuş gelişin
Annenle babana Allahın hediyesiydin çünkü
Sonra itinayla özelce eğitildin
Onlara hem sevinçtin hem de ayrı bir ümit.
Sense boşa çıkarmadın ümitlerini
İstediklerini severek yerine getirdin
On iki yaşında hafız çıktığında
Mutluluğun en büyüğünü yaşattın onlara.
Yıldırmadı seni yasaklar, örnek olmaya devam ettin
Bir zerre olsun inandığından ayrılmadın
O zor günlerde dahi kendi evinde
Kur’an-ı öğreten sendin, sen oldun!
Yaptığının hediyesini bekleyen değildin
Dünya hediyeleri ardında olmadın hiç
Sonradan gelecek mükafatın peşindeydin
O gün de geldi!
Senin fetih günündü sana göre ölüm günün!
Kur’an, yücelen ezan
Senin ağzından daha bir başka çıkardı
Ayrı güzellik vardı onda
Yerini dolduran olmadığını söylerdiler hep.
Hafız Zihni der, dururdular.
Bilirim yorgun gittin.
İstirahat hakkın şimdi.
Cennetteki makamın
Dünyandakinden farksız olacak
Hakkına müezzin edecektir seni
Orada dahi
Her ettiğin, her yaptığın.
Sende müslümanın sıfatlarını, iffetlerini saymak zor
Amelin ve giyimin İslamı uzaktan belirtirdi
Her yere varırdı elin
Cömerttin, duymadım yok dediğini.
Sadece Preşova’da değil, her yerde sevilendin
Günün beş vakti yurdun yuvan camiydi,
Sabah zamanı sensiz kılınamazdı
Bir sürü fırtına esti seni dindiremedi
Gözünde fırtına neydi ki senin
Yaradanla görüşmek kadar önemli
Başka ne vardı sanki!
O karanlık günlerde
Tek tek merdivenini çıktığın minare
Senin için bir zorluk teşkil etmezdi.
Günde o yolu beş defa geçmek
İçindeki isteğe karşı bir hiçti!
Unutamam eve döndüğün anları
Kışkırtmalar hasta ederdi çoğu zaman
Merhmeti olmayanların sayısına rağmen
Gayipten güc alırcasına daha bir güclüydün sen!
Elli yılın adı var... Elli sene imamlığın tadı var...
Camin evin oldu... Gözlerini kapamadan görmek istediğin
Son mekan gene oydu...
‘Beni camiye götürün... Camiye götürün beni!
Sözlerin kulağımda!
En sonunda anladım... Sen bir başka yola koyulmuştun....
Son bir defa kalkıp bana sarılmanı yaşayamadım
Sesim kısır kısır çıktı benden...
Ah, babam benim, bu tene can katanım...
Yolun çok uzun senin...
Yol uzun olduğu kadarsa ömrün kısa...
Ah, bana can veren, canım diyen birircik babam!
Ramazanda mukabelelerin hatırımda
Ezbere okurdun
Denir, Ramazan Kur’an ayıdır
Ramazanda inmeye başladı kutsal ayetler
Sen Ramazanda yüceldin.
Senin ölümün Ramazan ayı!
Oysa o, ölüm değildi, yeniden doğuştu senin için!
Cenazen temizlik misaliydi, her yerde bir başka koku
Hayırlı yolculuklar baba, buluşmak üzere baba...
Gözlerim dolu...
Her söz boğazımda düğüm düğüm...
Dr. Hatice Ahmedi
Yorumlar